12 Mayıs 2009 Salı

lay lom bom istanbul

ilk sevinç sarsıntısını geçirdikten sonra açıklayabilirim ki biz birer deli kişiler olarak döndük geldik istanbul kürkçü dükkanına.

"neler oldu, nasıl gelişti?" bunun pek bir önemi kalmadı.

şimdi sahipsiz, başıboş kediler gibiyiz. henüz eşyalarımız gelmedi. taşınmak çok zahmetli bir süreç. psikolojik olarak en yıpratıcı süreçlerden biri diyelim. şimdilik bunları düşünmüyorum.

1500 lük bir puzzle beni bekliyor. akşam harun ile yapmaya başladık.
gustav klimt "yaşam ve ölüm"
şarap eşliğinde klimt' e içiyoruz. hoşbulduk klimt. bak biz geldik.

bu arada şimdilik yaşamdayız... ölüme çok var...


Hiç yorum yok: