Bazen sevdiklerime uzak olmak çok feci canımı sıkıyor. Bugünlerde özellikle sana uzak olmak koyuyor. Buradan, oturduğum yerden sana ne yapabilirim diye düşünüyorum, şu an elimden ancak yazmak, çok sık olmamakla birlikte aramak (çok sık aramalarla da bunaltmak istemiyorum) ses vermek geliyor.
Düştüğünü sandığın yerden kaldırmak değil de aslında düşmediğine bir inandırabilsem seni...
Ama elim kolum bağlı, hüznünü, nefretini, özlemini, kalmayan sevgini yani insanca olan tüm hislerini kat kat yaşa, yaşa ve geçip gitsin hepsi. Sonra sen yine yaşamın raylarında böyle sek sek zıpla...
Bilirsin işte, sel gelir, sonra o su bir şekilde akacağı yolu illa bulur, geriye biraz çer fazlaca çöp, biraz çamur, biraz iz, çokça hüzün kalır. Uzaktan konuşması kolaydır, oysa çamurun ağırlığını ve kayıpların lekesini sele kapılan bilir. Ben tepeden bir yerden sele kapılan kente bakmak yerine aşağı inip çamura bulanmayı isterim. Sen ne yapacağımı -turşu tarifi haricinde - söyle, komutları ver yeter...
18 Şubat 2010 Perşembe
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
7 yorum:
Öylesine yolu düşen biriydim,
Nasıl bir dipsiz kuyuya düştüm bilemedim,
İnsanın tanımadığı bir yerde kendinde birşeyler bulması ne kadar güzel bir hismiş meğersem...
Günüme renk kattığın için teşekkür ederim!
nihan :) seni öyle iyi anlıyorum ki.. hoşgeldin.. ama ben senin sayfana ulaşamadım, patilerimle senin sayfana da iz düşebilmem için fırsat verirsen sevinirim.
O her zaman böyle yaşamın raylarında sek sek zıplasın. :)
dünkü yazından habersiz buraya bu işareti koymuştum, sonra bu sabah senin postunu gördüm, ay dedim iki koldan hücumdayız..
bu sabah kendisi buraya bir yorum bırakmaya çalıştı ama talihi yaver gitmedi.
evet evet zıplasın... zıplasın diyenler çoğalıyor bak baykuşum. haberin ola :))
zıpla diye pankart açtırırız bak, seval'le bir araya gelirsek istediğimiz ne varsa yaparız ben bugün bunu anladım. sevginin gücü diyerek reklam kokan sloganla mektubuma son vereyim bari :)
Aklıma bir tezahürat geldi şimdi. Tribünlerde bağırırlar ya.. "zıpla!! zıpla!!! zıplamayan i..." diye :)
Eğer zıplamazsa bir koşu Ankara'ya gidip Kızılay Meydanı'nda öyle bağırırız. :)
Yine zıplamazsa turşu gibi tekmeleriz onu nihahaha :P
dağılın layyn! gagalarım allahıma! hadi bakem, meydan boş bulunmuş maşallah, alırım intikamını :)
çellocum, bak bakayım şuraya
http://baykusunkaralamadefteri.blogspot.com/2010/02/baykusun-tembeli-mimin-gecikmisi.html
gereksiz bir şekilde,yoruma dahil oluyorum.Kızılay meydanında bağıran çok bu sıralar.Sesinizi duyuramazsınız.
Daha sakin bir yerde bağırmanız tavsiye edilir.
Yorum Gönder