1 Mart 2010 Pazartesi

İlişkiler sanatının ilk beşi

I
Boksörlerin vardır hani, bilirsiniz, köşeleri...
Her devre arasında soluğu alırlar, orada, tam orada...
Köşelerinin renkleri vardır üstelik, yani renklerini belli ederek dövüşürler, renklerini belli etmeden oynayanların yeri; dışarıdadır.

II
Kare bir alan içinde olup biter her şey. Boksörler o an nerede olduklarının yani mekanın bilincindedirler, yani bilirler. Oyunun geçtiği alanın dışına taşmazlar.
Mekanı belirsiz oyunların yeri; dışarıdadır.


III
Çizginin dışına taşmadan çarpışır, kesişir, savrulur ya da kaçarlar. Boksörlerin kaçak dövüştükleri olur mu? Olur! Ama bu kaçış görülür, gözden kaçmaz. Köşelerine çekilene kadar, zaman kazanmak için en iyi şey kaçmaktır. Bir boksör için kaçmak; araçtır. Amaç olanına; çizgilerin olmadığı yerlerde, dışarıda rastlanır, gözden kaçanına da.

IV
Zil sesi duyulur duyulmaz her boksör kendi köşesine çekilir, dişlerini darbelerden koruyan şey çıkarılır ve beklenen mola ile birlikte saldırı için planlar yapılır, her plan her rakiple birlikte değişiverir, planın hep aynı kaldığı ve bu plana göre rakiplerin seçildiği yer dışarısıdır.

V
Maçın başında kazanacak renk, taraf, kişi belirsizdir. Kazanmak için çizgilerin içine dahil olunur. Maçın favori gösterilen ve üzerine bahislerin oynandığı boksör dahi kaybetme ihtimalini son ana kadar şortunun cebinde taşır, taşımalıdır, kaybetmeyi göze alamayanlara dışarıda rastlanır.

3 yorum:

dwarfwaves dedi ki...

çok iyi olmuş desem şımarmazsın di mi? =D

çello çalan kedi dedi ki...

yeminlen şımarmam. söz sana. :)

geveze baykuş dedi ki...

çizgilerin içinde yiyeceğim en fazla 2 yumruk, sonra zaten bayılır giderim ama ringin dışında yenen kazığın haddi hesabı yok! ben de boksör olucam.