15 Temmuz 2011 Cuma

Pirinç'li bir akşamüstü

 Justine haklı, bu gözlerdeki cin bakışlar sayesinde rahatlıkla Dosto'nun kahramanlarından biri olabilir.

 Fotoğraf makinesinin askısıyla oynuyoruz aslında, arada bir "ilgilenmiyorum" anlarından biri. Birazdan saldırıya geçecek gibi.

Kediler nasıl yaşlanır bilmiyorum, bunu ilk Pirinç ile deneyimliyorum. Bu surat bana hiç 9 yaşında bir kedi suratı gibi gelmiyor. İnsanların sevdikleri hep genç kalıyor gibi...

12 yorum:

hüznün tadı dedi ki...

Gerçekten genç, oyuncu bir kedi gibi duruyor.Sağlıklı güzel bir ömrü olsun inşallah.

çello çalan kedi dedi ki...

Aslında oyunculuğu hiç bırakmadı, yaşlandı evhamları bana ait, o taş çıkarırcasına evin içinde koşturuyor hüznün tadı. Dileğin için teşekkür ederim, çook.

dwarfwaves dedi ki...

fotolarda kedi oldu mu akan sular duruyor bende çellocum..hep takipçinim amma kedi gördü mü yorumsuz kalamıyorum..noolurdu sanki kedilerde 50-60 yıl yaşasaydı,benim evdeki 3 delinin de yaşlarını hesaplayıp üfffff püfffff demekten kurtulsaydım..biraz obsesifim bu konuda,konu sevdiğim her şey olunca anın tadını çıkarmak yerine yokluk anlarını düşünüp hüzünlenirim..bu arada senin şu afacan salağa pirinç isminin çok yakıştığını da söylemiş miydim? =))

pelinpembesi dedi ki...

ne kadar güzel yakalamışın :)) ama ben yine de kedilerden çok korkuyorum..

justine dedi ki...

Pirinç'e bayılıyorum, böyle güzel göz rengi mi olur hiç! Ki ben renkli göz sevmem, düşün artık. Bugüne kadar kahverengi en anlamlı göz rengidir diyordum, değiştiriyorum; kahverengi gözler ve Pirinç'in gözleri gördüğüm en anlamlı gözlerdir.
Budur yani;)
Sevgiler çok.

çello çalan kedi dedi ki...

Canım Dwarf ne zamandır görüşmüyoruz di mi? ne olur senle bizim halimiz böyle, bi akşam sezen geldi, oğuz açtı kapıyı, ben salya sümük ağlıyorum, sezen girdi mutfağa, "aa noldu sana?" bir yandan gülüyorum bir yandan da o an yaşadığım farkındalığı ve hüznünü tadıyorum, "piiiriiinç yaşlaandıı" ee evet, günler geçiyor, biz yaşlanırken, hayat pirinç'e iltimas geçemez, haa olur da geçebiliyorsa itiraz etmem o ayrı :) arada seninkileri de kaynatırız. öpüyorum.

çello çalan kedi dedi ki...

Hay allah Buket, demek bir kedinin elinin altında hoş ve huzurlu mırıldanmalarının tadından mahrumsun. Hımm çocukluk günleri kedilere dokunmak ve aslında onlara en büyük düşmanın bizler olduğuna inandırmak için ideal yaşlar. Dilerim Pelin bu tadı ıskalamaz. Öpüyorum çok.

çello çalan kedi dedi ki...

Hey Jus, göz renkleri konusunda hemfikiriz. Kahve iyidir derim ben de. Kimi zaman renkli gözlerin çok yaraştığı kişilere de rastlamıyor değilim itiraf edeyim, ama bu kahverengi gözün anlamlı olduğu görüşümü değiştirmiyor :)

Bu pirinç danası var ya, Beyazıd Sahaflarının bahçesinden transfer oldu evime. Eve gelmeden önce mahallemizin veterineri Halide Abla'ya götürmüştüm, o böyle almıştı da eline, gözleri çok güzel olacak demişti.

Şimdi hayatında sarsılması zor bir cümlenin değişikliğine gidecek kadar etkilediyse bizim hatun seni, nasıl mutlu olurum bilemezsin. Çok çok teşekkür ederim Justine.

geveze baykuş dedi ki...

o koca kulakları bana ceviz'in ergenliğini hatırlatıyor, bu yüzden de pirinç sanki gençkızlığa yeni adım atmış gibi hissediyorum hep. bence pirinç hiç yaşlanmayacak :)

çello çalan kedi dedi ki...

baykuşum, yaşlanmasın o, biz yaşlanalım, zamanla daha da güzelleşiyoruz ya :) o böyle zibidi bakışları ile dolansın ortalıklarda...

A Cat From London dedi ki...

Maşalllah, 19'unu, 29'unu da görsün inşallah :) . Bizim Tatanka 18'ini doldurmak üzere. Bana hiç yaşlanmıyor gibi geliyor ama gençlik fotoğraflarına bakınca, insan yüz ifadesindeki farklılıktan, geçen yılları, aldığı yaşları anlıyor. Sevgiler.
Aybige-Kedi Defteri
www.kedidefteri.com

çello çalan kedi dedi ki...

Aybige, iyi ki geldin, geldin ki ben de hem defterinden, hem Tatanka'dan böylece haberdar oluverdim.

18 demek, vaaay şahane, ne güzel, umutlu bakmamı sağladı bu sayı.

Tatanka ve sana mutlu güzel yıllar.

Sevgiler.